Eski Azerbaycan dışişleri bakanı Tofiq Zülfügarov, Bakü’nün 2020 savaşından bu yana “aralıksız diplomasi” yürüttüğünü ve kendisini küresel güç merkezleri arasındaki rekabetin önemli bir oyuncusu olarak konumlandırdığını söyledi.
Caliber.Az’a YouTube üzerinden konuşan Zülfügarov, Abu Dabi, Washington ve Pekin’deki yoğun yaz temaslarını Azerbaycan’ın yükselen profilinin kanıtı olarak gösterdi.
Karabağ Dosyası Kapandı, Yeni Süreç Başlıyor
Zülfügarov, Karabağ çatışmasının hem siyasi hem de kurumsal olarak sona erdiğini savundu. AGİT Minsk Grubu ve bağlı mekanizmalarının feshi, onun ifadesiyle, uluslararası arabuluculuk döneminin resmî sonunu işaret etti. Masada kalan tek konu, klasik bir Azerbaycan – Ermenistan normalleşme sürecidir.
Zengezur Koridoru ve “Trump Rotası”
Bu sürecin merkezinde, “Uluslararası Barış ve Refah İçin Trump Rotası” (TRIPP) olarak yeniden adlandırılan Zengezur Koridoru yer alıyor.
Zülfügarov, Azerbaycan ile Nahçıvan arasındaki güvenli bağlantıyı, uzun süre arabulucuların göz ardı ettiği ancak şimdi “en üst düzeyde – Beyaz Saray’da” tanınan stratejik bir öncelik olarak nitelendirdi. Bu görünürlüğü “Azerbaycan için önemli bir diplomatik başarı” olarak tanımladı.
Eski bakan, sınırların belirlenmesinde ilerleme kaydedildiğini, ancak hızın TRIPP koridorunun nasıl yapılandırılacağı ve güvence altına alınacağına bağlı olacağını söyledi. Özellikle Rusya ve Ermenistan’daki bazı çevrelerin direnişini sürdürdüğünü ekledi.
ABD’nin “Kontrolü” Söylemini Reddetmek
TRIPP’in bir Amerikan kontrol girişimi olup olmadığı sorulduğunda, Zülfügarov bu iddiayı reddetti.
“Her ülke kendi topraklarındaki kısmı kontrol eder,” dedi ve yabancı hâkimiyetine dair spekülasyonları “siyaset bilimcilerin ve popülist politikacıların oyunları” olarak nitelendirdi.
İran’la Yakınlaşma, Rusya’yla Gerilimler
Zülfügarov, Tahran ile ilişkilerde genel bölgesel bağlamda ihtiyatlı bir yumuşama da dâhil olmak üzere olumlu sinyallere işaret etti. Moskova ile ilişkilerin ise zor olmaya devam ettiğini söyledi. Bunun nedenini, Rusya içindeki rakip grupların Güney Kafkasya meselesini koz olarak kullanmasına bağladı.
“Normalleşme Bakü’de değil, Moskova’daki kararlara bağlıdır,” diye savundu.
TRIPP ve ABD – Çin Rekabeti
Eski diplomat, Zengezur Koridoru’nun ABD – Çin rekabetinde belirleyici olduğu fikrini küçümsedi. Pekin’in, Rusya, Orta Asya, Pakistan ve hatta Arktik rotası üzerinden çoklu ihracat seçenekleri aradığını, tek bir 42 kilometrelik bağlantıya bel bağlamadığını kaydetti.
Rusya – Ukrayna ve NATO Üzerine
Avrupa’ya dönerken, Zülfügarov Moskova’nın stratejisinin ters teptiğini söyledi. NATO’yu kışkırtarak ve komşularını huzursuz ederek Rusya, AB’nin askerîleşmesini hızlandırdı ve “iki güçlü savunma kutbu” yarattı: Amerika Birleşik Devletleri ve giderek daha yetkin bir Avrupa.
Ortadoğu Dinamikleri
Son İsrail saldırılarını, özellikle Doha’daki tartışmalı saldırıyı yorumlayan Zülfügarov, Ortadoğu’daki sonuçların İsrail’den ziyade ABD’nin desteğine bağlı olduğunu vurguladı. İsrail’i bölgesel gözetmen yapma girişiminin onu “sonsuz bir savaşa” mahkûm edeceği uyarısında bulundu.
Azerbaycan’ın Diplomasi Doktrini
Bakü için, büyük güç merkezlerine eşit mesafede ve eşit yakınlıkta durmak temel ilke olmaya devam ediyor. Azerbaycan kendisini, düşman taraflar arasındaki temaslara ev sahipliği yapan tarafsız bir diyalog merkezi olarak konumlandırdı.
“Bu, Azerbaycan diplomasisinin en büyük başarılarından biri haline geldi,” diye tamamladı Zülfügarov.


