Güney Kafkasya, Ermenistan ve Azerbaycan liderlerinin Washington’daki üst düzey toplantılarda on yıllardır süren çatışmayı sona erdirmek için kritik adımlar atmasının ardından tarihi bir dönüşümün eşiğinde olabilir.
8 Ağustos’ta Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ve ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’da bir araya geldi. Burada Ermenistan ve Azerbaycan dışişleri bakanları Ararat Mirzoyan ve Ceyhun Bayramov, barış ve uluslararası ilişkiler anlaşmasını imzaladılar. Her iki taraf da bu anlaşmanın “dengeleyici çıkarları” yansıttığını ve bölgedeki kalıcı barış ve istikrar için zemin hazırladığını belirtti.
Görüşmelerin bir parçası olarak, bakanlar, OSCE Başkanlık Ofisi’ne ortak bir başvuruda bulunarak, uzun zamandır işlevsiz olan Minsk Grubu’nun feshedilmesini, OSCE’nin çatışmadaki kişisel temsilcisinin görevden alınmasını ve Yüksek Düzeyli Planlama Grubu’nun dağıtılmasını talep ettiler.
Sembolik bir jest olarak, üç lider — Trump, Aliyev ve Paşinyan — düşmanlıkların kalıcı olarak sona erdirilmesini, egemenlik ve toprak bütünlüğünün karşılıklı tanınmasını ve ticaret, seyahat ve diplomatik bağların yeniden kurulmasını teyit eden ortak bir deklarasyon imzaladılar.
Paşinyan, Telegram kanalında yaptığı açıklamada, anlaşmayı “Güney Kafkasya’da kalıcı barış için sağlam bir temel” olarak nitelendirerek, “Bu, Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki karşılıklı anlayışın bir sonucu olup, her iki ülkenin dengeli çıkarlarını yansıtmaktadır” dedi.
“Trump Yolu” ve Ekonomik Vizyon
Öne çıkan kararlarından biri, Ermenistan toprakları üzerinden Azerbaycan’ın anakarasını Nahçıvan bölgesiyle bağlayacak olan “Barış ve Refah için Trump Yolu” ulaşım koridorunun başlatılmasıydı. Proje, sadece bir demiryolunu değil, aynı zamanda olası petrol ve doğalgaz boru hatlarını, elektrik hatlarını ve internet kablolarını da içeriyor. Paşinyan, bu girişimin Ermenistan’a önemli transit gelirler getireceğini, ayrıca yeni stratejik bağlantılar oluşturacağını belirtti: İran’dan Hazar Denizi’nden Karadeniz’e bir demiryolu ve Rusya ile İran arasında doğrudan bir demiryolu bağlantısı.
Trump, ABD’nin bu koridorla 99 yıl boyunca işbirliği yapacağını ve Amerikalı şirketlerin Ermenistan ve Azerbaycan’da altyapı yatırımlarına büyük bir şekilde katılmaya hazır olduklarını açıkladı.
Beyaz Saray ayrıca, ABD başkanının Azerbaycan’a yapılan yardımları uzun süredir sınırlayan Özgürlük Destekleme Yasası’nın 907. Maddesi’ni iptal ettiğini ve bunun “ABD-Azerbaycan ilişkilerindeki miras engelini kaldırmaya yönelik bir adım” olduğunu belirtti.
Moskova’nın Tepkisi ve Sonraki Adımlar
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Washington’daki sonuçları Ermenistanlı mevkidaşı Ararat Mirzoyan ile telefonla görüştü ve “Rusya’nın daha önce arabuluculuk yaptığı üçlü anlaşmalar çerçevesinde barışın sürdürülmesinin önemini” vurguladı.
Ayrıca Putin ve Paşinyan, Kremlin liderine Washington’daki görüşmelerin detaylarını ve Alaska’daki yaklaşan ABD-Rusya müzakerelerine yönelik hazırlıkları aktardılar. Putin, Moskova’nın Yerevan ile Bakü arasındaki normalleşmeye destek verme hazır olduğunu yineledi ve ABD başkanlık elçisi Stephen Witkoff ile yaptığı son görüşmeyi anlattı.
İki lider, ayrıca Ermenistan-Rusya ticaret ve yatırım bağlarını güçlendirmeyi ve Avrasya Ekonomik Birliği’ndeki işbirliğini tartıştılar.
Bölgesel Önemi
Analistler, Washington’daki anlaşmaların, Güney Kafkasya’yı köklü bir şekilde yeniden şekillendirebileceğini, on yıllardır süren düşmanlığı sonlandırarak bölgesel entegrasyonun yeni bir dönemi açabileceğini belirtiyorlar. Destekçiler, ABD’nin dahil olmasının — ve Trump Yolu’nun potansiyel ekonomik faydalarının — geri adım atılmasına karşı güçlü garantiler oluşturduğunu savunuyor, ancak her iki ülkedeki uzlaşmaya karşı çıkan gruplardan kaynaklanan siyasi zorluklar hala mevcut.


