Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında uzun süredir beklenen görüşme, siyasi analistler tarafından yaklaşık bir yıllık siyasi ve diplomatik soğukluğun ardından ilişkileri normalleştirme yönünde karşılıklı niyetin sinyali olarak değerlendirildi.
Duşanbe’de yapılan görüşme, Aralık 2024’teki AZAL uçak kazasından bu yana iki lider arasındaki ilk önemli temas oldu – bu olay Bakü ile Moskova arasında benzeri görülmemiş gerginliklere yol açmıştı.
Putin, AZAL Uçak Kazasında “Sistem Arızalarını” Kabul Etti
Görüşme sırasında Putin, Bakü’den Grozni’ye giderken Kazakistan üzerinde düşen Azerbaycan Havayolları (AZAL) uçağının nedenlerini kamuoyu önünde yeniden ele aldı. Kazada, yedi Rus vatandaşı dahil 67 kişiden 39’u hayatını kaybetmişti.
“Artık bu trajedinin nedenlerinden bahsetmek mümkün,” dedi Putin.
“İlk faktör, hava sahasında bir Ukrayna insansız hava aracının bulunmasıydı. İkincisi ise hava savunma sistemimizdeki teknik arızalardı. İki füze ateşlendi – uçak doğrudan vurulmadı, aksi halde anında düşerdi. Büyük olasılıkla, birkaç metre uzakta kendi kendilerine imha oldular.”
Analistler, Putin’in alışılmadık derecede ayrıntılı açıklamasını, hukuki terimlerle ifade edilmese de Rusya’nın sorumluluğunun fiili bir kabulü olarak yorumladı.
“Putin’in tonu dolaylı bir suç kabulünü ima ediyordu,” dedi Sovyet sonrası bölge uzmanı siyasi analist Arkadi Dubnov.
“Dikkatlice seçilmiş ifadeleri, Aliyev tarafından bir tür diplomatik sorumluluk göstergesi olarak algılanabilir; bu da Bakü’nün taleplerinin büyük ölçüde karşılandığı anlamına gelir.”
Krizden ‘Yeni Normale’
Güney Kafkasya Çalışmaları Merkezi Başkanı Azerbaycanlı siyasi analist Farhad Mammadov, görüşmenin “iki tarafın da normalleşmeyi yeniden tesis etme yönündeki açık niyetini” yansıttığını söyledi.
“Bu krizin dibine vurduk – şimdi toparlanma zamanı,” dedi Mammadov.
“İlişkiler artık ‘yeni bir normal’ içinde gelişecek; beklentiler daha az maksimalist, daha fazla pragmatik olacak.”
Bir diğer Azerbaycanlı analist Tofiq Abbasov, zirveyi “geleceğe dönük bir buluşma” olarak tanımladı.
“İki komşu arasındaki soğukluk sonsuza kadar süremezdi. Ortak bölgesel önceliklerimiz ve projelerimiz var. Bu görüşme, belirsizliği ortadan kaldırmak ve ilişkileri doğal bir ritme döndürmek için gerekli ilk adımdı,” dedi Abbasov, RBC’ye.
Aylarca Süren Gerginlik
Bakü ile Moskova arasındaki ilişkiler, AZAL trajedisinin ardından keskin biçimde bozulmuştu. Azerbaycan, Rusya’nın sorumluluğunu kabul etmesi, kurban ailelerine tazminat ödemesi ve AZAL’ın uçak kaybını karşılaması için uluslararası mahkemelerde dava açacağını duyurmuştu.
Gerginliği artıran diğer olaylar arasında iki ülke vatandaşlarını içeren ceza ve siyasi davalar da yer aldı:
Rusya’daki Safarov kardeşler davasında, 2001–2011 yıllarına dayanan cinayet suçlamalarıyla yargılanan iki şüphelinin gözaltında ölmesi Bakü’de öfkeye yol açtı. Cumhurbaşkanı Aliyev olayı “Azerbaycan halkına karşı eşi görülmemiş bir eylem” olarak nitelendirdi.
Azerbaycan’da polis, Rusya’nın devlet medya grubu Sputnik’in Azerbaycan ofisine baskın düzenledi ve iki editörü dolandırıcılık ve kara para aklama suçlamalarıyla gözaltına aldı.
Ayrıca sekiz Rus bilişim uzmanı siber suç ve uyuşturucu kaçakçılığı suçlamalarıyla Bakü’de tutuklandı; mahkeme görüntülerinde sanıkların yüzlerinde morluklar görülüyordu.
Kremlin daha sonra ilişkilerin “zor bir döneme” girdiğini kabul etti, ancak devlet başkanları düzeyindeki diyaloğun durumu istikrara kavuşturacağı umudunu dile getirdi.
Analistler Hesaplı Bir Yeniden Başlatma Görüyor
Uzmanlar, her iki liderin de krizi tamamen geride bırakmaktan ziyade kontrollü bir yumuşama arayışında olduğu konusunda hemfikir.
Jeopolitik izolasyonla karşı karşıya olan Moskova, Bakü ile istikrarlı ilişkilere ihtiyaç duyarken, Azerbaycan da kuzey komşusuyla köprüleri yakmadan egemenliğini yeniden tesis etmek istiyor.
“Bu bir dostluk değil, gerçekçilik el sıkışmasıydı,” dedi Moskova’daki bölgesel bir analist.
“İki taraf da düşüş sarmalını durdurmak zorundaydı – ve başardılar.”


