Azerbaycan Cumhuriyeti Yüksek Mahkemesi İdari Kurulu, isim, soyadı ve ikinci ad değişikliğiyle ilgili davalarda tek tip bir yargı uygulaması oluşturulmasına karar verdi.
Yüksek Mahkeme basın servisinden yapılan açıklamaya göre, yeni uygulamanın oluşturulmasının nedeni, daha hoş bir isim almak ve soyadı ile ikinci adı, büyükanne ve annesinin isimleriyle değiştirmek isteyen bir vatandaşın davası oldu. Vatandaş, idari makamdan reddedildikten sonra mahkemeye başvurdu.
İlk ve temyiz mahkemeleri başvuruyu reddetti; vatandaş Yüksek Mahkemeye temyiz başvurusunda bulundu.
Mahkeme, kişinin adı, soyadı ve ikinci adının bireysel kimliğin temel unsurları olduğunu ve özel yaşam alanına girdiğini vurguladı. İsmin, yalnızca bir kişiyi diğerlerinden ayırmakla kalmayıp hukuki ilişkilerde de temel teşkil ettiği belirtildi.
Ancak isim değiştirme hakkının mutlak olmadığı ve bazı koşullara bağlı olarak sınırlandırılabileceği ifade edildi. Bu sınırlar yasalarla öngörülmeli, kamu çıkarlarını korumalı, diğer kişilerin haklarını ihlal etmemeli ve anayasal hakların özüne zarar vermemelidir.
Mahkeme, isim değişikliği hakkını sınırlandıran kriterleri şöyle açıkladı:
-
Çocuğun çıkarlarına zarar veren, cinsiyete uygun olmayan veya gülünç isimler;
-
Kamu yararını koruma amacıyla sınırlamalar.
Kamu yararının nüfus sayımının doğruluğu, birey tanımlamasının korunması, kişinin ailesiyle bağlantısının sağlanması, devlet dilinin korunması ve isimlendirme geleneklerinin sürdürülmesi gibi unsurları içerdiği belirtildi.
Bireysel çıkarlar ise kişinin kendi kimliğini oluşturma hakkı, içsel hissiyatına göre adlandırılma ve aile ve geçmişle sembolik bağ ifade etme hakkını kapsar.
Mahkeme, isim değişikliğinin gerçek, ciddi ve gerekçeli nedenlere dayanması gerektiğini vurguladı. Sadece kişisel zevk, duygusal bağlılık veya sosyal-kültürel tercihler yeterli değildir.
Sonuç olarak, Yüksek Mahkeme idari makamın reddinin kamu yararına uygun olduğuna karar vererek temyiz başvurusunu reddetti.


